Posts Tagged ‘estetik ameliyatlar’

Bacak Şekillendirme

17 Şub 2009

Bacak Şekillendirme

Vücudumuzun diğer bölgelerinde olduğu gibi bacak bölgesindeki istenmeyen görüntü ve deformasyonlarda kişiler için problem olabilmektedir. Uzun, düzgün ve yeterli dolgunlukta bacaklara sahip olmak herkesin istediği bir özelliktir. Estetik cerrahinin gelişen yöntemleri bacaklardaki görünüm problemlerine de mükemmel çözümler getirmektedir.
Bacaklardaki problemler; bacağın aşırı ince veya aşırı kalın ve yağlı olması, eğrilikler, diz yanlarında ve ayak bileklerinde aşırı yağ birikimi şeklinde sayılabilir. Bu sorunlar egzersiz veya diyetle çözülebilecek problemler olmayıp genellikle genetik miras sonucu ortaya çıkar. Bazı bayanlar bacaklarının şeklini beğenmediklerinden dolayı etek bile giymemektedirler

Bacak bölgesindeki sorunları çözmek için bacak implantı ( calf implant ), liposakşın ve yağ enjeksiyonu gibi yöntemler uygulanmaktadır. Bu yöntemler bazen tek başına bazen de beraberce aynı anda uygulanabilmektedir. Diz üstü bölge ile diz altı bölge arasında çap olarak kalınlık farkı mevcut ise, her iki bacak arasında kalınlık yada şekil farkı var ise veya bacaklar çarpık bir görünüme sahip ise bacak protezi operasyonu ile bu sıkıntılar giderilebilir. Aynı problemler liposakşınla da düzeltilebileceği gibi bazı durumlarda daha iyi bir sonuç elde etmek için hem liposakşın hem de bacak protezini beraber uygulamak gerekir.

Vücuttaki simetriyi ve ahengi sağlayarak estetik bir görünüm sağlanması esas amaçtır. Bu amaçla; Liposakşın ve yağ enjeksiyonu tekniklerinin yardımı ile basık ve geniş görünümlü kalçalar daha dar, daha kalkık ve çıkıntılı bir görünüme getirilebilir, bacak ve basen bölgesi düzeltilerek bacak daha düzgün ve olduğundan daha uzunmuş gibi gösterilebilir. Diz bölgesine yönelik girişimlerle bacağın çarpık görünümü düzeltilebilir.

Bacak estetiği ameliyatları bazen lokal anestezi bazen de genel anestezi altında yapılabilen, 1-3 saat arasında süren ameliyatlardır. Liposakşın ve yağ enjeksiyonu yapılmış ise herhangi bir iz kalmaz. Bacak implantı operasyonu yapılmış ise bacak arkasında küçük yatay izler kalacaktır. İleri dönemde silik hale geleceğinden ve nispeten gizli bir yerde olduğundan rahatsız edici izler değildir.

Kaş Kaldırma (Kaş Estetiği)

17 Şub 2009

Kaş Kaldırma

Kaşlar insan yüzündeki çok önemli yapılardır. Bakışlarımızı, mimiklerimizi dolayısı ile yüzümüzün ifadesini doğrudan etkiler ve yönlendirirler. Farklı kaş şekilleri yüze sinirli, yorgun, mutlu, üzgün, şaşkın ifadeler kazandırabilir. Sarkmış kaşlar bir miktar göz kapağı düşüklüğüne de yol açarak yüzümüze olduğundan daha yaşlı görünüm kazandırabilir.
İdeal kaş şekli nasıl olur diye sorulduğunda, yüz estetiği ile ilgili klasik kitaplarda yapılan tariflere göre, iç taraftaki sınırı burun kanadının kenarından yukarı çizilen çizgide biten, dış sınırı burun kanadının kenarı ve gözün dış köşesinden geçen çizgide biten, en yüksek noktası da göz bebeği ile gözün dış köşesi arasında bir yerde olan kaş ideal bir kaştır yani ortası kalkık hilal gibi kaşlar. Ancak bu bence herkes için ideal bir tarif olamaz, çünkü güzelliğin bir standardı yoktur. Kimi yüzde kaş ne kadar kalkık ise o kadar güzel dururken kimisinde yanlara doğru hafifçe yükselerek düz uzanan kaşlar, bazen de yanlardan aşırı alınıp sadece 2/3 iç kısımda kalmış kaşlar güzeldir. Kaşı kaldırmak ve arzu edilen şekle sokmak için uygulanan teknikler; kaş almak, kalıcı makyaj veya dövme, botox uygulaması, askı ile kaş kaldırma, ve ameliyat ile kaş kaldırma gibi yöntemlerdir.

1. Kaş almak ve kalıcı makyaj:
Kaşları alarak bir seviyeye kadar kaldırıp şekil verebilirsiniz, veya kalıcı makyaj ile şekillendirebilir, kaşı kaldırabilirsiniz. Ancak kalıcı makyaj ömür boyu değiştirilemeyecek bir yöntem olduğundan, karar vermeden önce iyi düşünmek gerekir. Çünkü kalıcı makyaj diğer dövmelere göre daha zor silinmektedir.

2. Botox
Doğru uygulandığı takdirde kaşların dış kısımlarını havaya kaldırarak istenilen sonucu ortaya çıkabilir. Botox yüzdeki mimik kaslarını geçici olarak fonksiyon dışı bırakan bir maddedir. Bu nedenle kırışık tedavisinde de kullanılır. Uygulaması basittir. Enjeksiyon yapılacak bölgeye ağrıyı azaltması için bir süre buz uygulandıktan sonra ağrısız bir şekilde uygulanır. Etkisini 3-4. günlerde göstermeye başlar 7-10. günlerde etki belirginleşir, bazen 10. günde rötuş amaçlı bir enjeksiyon daha gerekebilir. Etkisi geçicidir. 5-6 ayda bir tekrar edilmesi gerekir. Uygulamadan sonra yüzünüzde nokta tarzında morarma ve şişlik olabilir, bunlar kısa sürede geçer. Uygulamadan hemen sonra buz uygulaması şişlik ve morluk oluşmasını önler. Botox uygulamasından hemen sonra işinize ve günlük yaşamınıza dönebilirsiniz.

3. Askı ile kaş kaldırmak
Çok basit ve çabuk uygulanabilen bir yöntemdir. Lokal anestezi ile yapılabilir. Saç içinden ve kaş üzerinden yapılan 2-3 mm lik kesilerden, iğneler yardımı ile erimeyen ipler geçilerek, kaşlar mümkün olduğu kadar kaldırılır. Etkisi 8 ay ile 1 yıl arasında devam etmektedir. Aynı gün işinize dönebilirsiniz. Son dönemlerde askı yapmak için özel ipler üretilmiştir. Bu iki yönlü germe yapabilen iplerle hem daha etkili, hemde daha uzun süreli ( yaklaşık 2 yıl ) kaş kaldırmak mümkün.

4. Ameliyatla kaş asmak
Genellikle genç ve orta yaş grubundaki hastalarda, kaşlarda herhangi bir sarkma olmadan sadece kaşların kenarının kalkması isteniyorsa tek başına uygulanan bir yöntemdir. Daha ileri yaş grubunda ise yüz germe ameliyatları ve göz kapağı estetiği ile kombine edilebilir. Ameliyat ile kaş germek kalıcı sonuçlar ortaya koyan bir yöntemdir. Ancak zaman içinde alında sarkma meydana geleceğinden kaşlarda da bir miktar düşme olacaktır.
Tek başına kaş kaldırma ameliyatı lokal anestezi ile de yapılabilir. Değişik yöntemler vardır. Klasik yöntemlerden biri kaşların hemen üst sınırından kaş şekline uygun yapılan kesilerle gerektiği kadar derinin çıkarılması ve üstte kalan derinin kaş sınırına yeniden dikilmesidir. İleri yaşlarda tercih edilebilecek, lokal anestezi ile yapılabilen çabuk ve basit bir yöntemdir.
Son yıllarda en popüler olan teknik, alın germe ile beraber veya sadece kaş kaldırmak için yapılabilen endoskopik alın germe ve kaş kaldırma yöntemidir. Endoskop adı verilen video kameraya bağlı ince uzun bir tüp kullanılır. Endoskop kafa derisine açılan 3-5 küçük kesinin içine yerleştirilir. Böylece cerrah endoskop sayesinde alnın içini görerek çalışabilir. Diğer deliklerden cerrahi aletleri sokarak ameliyatı gerçekleştirir. Endoskop tekniği, kesilerin çok küçük boyutta olmasını sağlar. Alında kırışıklıklara neden olan fazlalıklar ve kaslar kameradan ekranda görülerek düzeltilir. Kaşlara asma iplikleri yerleştirilir. Klasik yönteme göre saç içi kesilerinin çok küçük, ameliyat süresi daha kısa, iyiyleşme ve normal hayata dönme süresi çok kısadır.

Dudak Estetiği

17 Şub 2009

Dudak Estetiği

Dudak Estetiği

Dudak Büyütme için bir Liposuction iğnesiyle alınan bir miktar yağ bazı işlemlerden geçerek dudaklara istenilen kalınlığı sağlayacak şekilde tedavi edilir. Ayrıca aynı doku kullanılarak dudak çevresi,göz çevresi ve Nazolabial sulkus dediğimiz burundan ağız kenarına uzanan derin çizgiler giderilebilir. Lokal anesteziyle uygulanan basit bir tekniktir.
Yağ enjeksiyonu ile Dudak Büyütme dikişsiz bir yöntem olup hastada oluşan ödem minimum 7-8 gün içerisinde kaybolur.

Dudak Büyütme için bir başka teknik vücutta var olan eski bir ameliyat izi dokusunun şekillendirilerek dudaklara yerleştirilmesi ve dudak dolgusunun sağlanması işlemidir.Dermal Greft adını verdiğimiz bu dolgu işlemi diğer yöntemlere göre daha kalıcı niteliktedir ama kontraktür, distorsiyon gibi komplikasyonların sıklığı fazladır. Yine başka bir estetik operasyon esnasında alınan dokulardan hazırlanan doku kokteyli de dudaklara enjekte edilebilir. Kalıcılığı yağ enjeksiyonundaki gibidir.

Yara, Faça, Jilet İzlerini Estetik İle Giderme

10 Şub 2009

Yara, Faça, Jilet İzleri

Yara ve jilet izlerini gidermek için yaraların iyileşmesi ve ameliyat izlerinin ne kadar iyi kesilse dahi arkasında illaki kalıcı izler kalacaktır ve yapılacak işlem ile birlikte bu izlerin belli olmaması yada gizli olması önemlidir. Estetik cerrahi ile bu işlemler uygulanabilir.İyileşmesi gereken izler yada yaralar herkesde farklılık gösterir. Bundan dolayı da skarların nasıl olabileceği de daha önceden bilinemez. Düzensiz olarak görülse de sonradan daha düzenli olacaktır. Kabarık yaraları olanlar ise 1.5 sene sonrasında solgun renklere dönüşecektir.İyileşme sonrasında ise masaj yapmak önem taşır. Bu cildinizin düzensiz olarak yapışmasını önler ve kızarıklıkların azalmasını sağlar.Masaja başlamak için doktorunuzun tavsiyesini almalısınız. Dikişler alındıkdan sonra masaj için erkendir ve güneş ışığından da korunmalısınız.

Yaralar iyileşmeye başladıkdan sonra güneş zarar verir ve skarlar alacalı renklere dönüşebilir. Güneşden mutlaka uzak durmalısınız. Skar ve yaraların giderilmesi mümkün değildir ancak bazı ilaçlar ile dışındaki görüntünün belirsiz olması sağlanır.Dövme izleri, yanık izleri ve doğum çatlakları giderilemez. Deri kalınlığı ve kişideki soruna göre iyileşme süreci değişebilir. Skar ameliyatından bir sene önce iyice karar verin ve tüm riskerini de doktor ile konuşun. Enfeksiyon riskleri taşıyabilirsiniz.

Zehirin Mucizevi İlaca Dönüşümü Botox

05 Şub 2009

Zehirin Mucizevi İlaca Dönüşümü Botox – Botoks

Son yüz yılda botoks cilt gençleştirme tedavilerinde bir çığır açtı.

Botoks,Botox,Estetik,Cilt BakımıBotoks konusunda doğru ve yanlış çok bilgiler yazıldı, zaman zaman son yüzyılın en mucizevi ilacı olarak tanımlanırken, zaman zaman şeytani bakışların başlıca nedeni olarak çok suçlandı. Son sözler ve 25 senelik araştırmaların sonuçları ise 8-11 Nisan tari hleri arasında İspanya Madrid’deki Botoks Kongresi’nde konuşuldu. Başta botoksun kaşifleri Dr. Carruthers ve eşi, Dr. Philip Levi ve dünyadaki en iyi ve en fazla botoks yapan 500 kişilik uzman doktor grubunda, Türkiye’den Cilt Hastalıkları Uzmanı Dr. Melisa Eczacıbaşı ve beş başarılı Türk doktorumuz da davetli idi. Dr. Eczacıbaşı bu kongrede konuşulan ve tartışılan en son yenilikleri sizler için anlattı.

100 milyon dolarlık kampanyanın baş oyuncusu: Botox

İnsanoğlu zehirle güzelleşmeyi ve daha güzel görünmeyi çok eski yıllarda keşfetmiştir. Eski Roma medeniyet döneminde kadınlar güzelavratotu isimli zehirli otlardan elde ettikleri sıvıyı gözlerine damlattıklarını ve bu sayede bir damla sıvının bile göz bebeklerini büyüttüğü ve parlattığı gözlemlenmiştir. Son yüz yılda ise botox cilt gençleştirme tedavilerinde bir çığır açmıştır. Bugüne dek hiçbir estetik yöntem bu denli şöhretli ve popüler olmamıştır. Hele 2000 yılında FDA tarafından onaylanması sonucunda 100 milyon dolarlık kampanyanın gizli baş kahramanı yine botoks estetik ve kozmetik olarak açıklandı,

Allergan firmasının Amerika’da yeni pazarlama ve satış stratejileri ise kozmetik piyasasını alt üst etti, çok şeyler konuşuldu, botox mahkemeleri çıktı, baş manşetlerde yer aldı, dünyanın en ünlü oyuncuları ve tanınmış kişilere TV’de canlı yayında uygulanmalar yapıldı. Ophrah, Madonna ve Türkiye’den Seda Sayan’a hiç çekinmeden milyonlarca kişinin gözleri önünde uygulamalar yapıldı. Kozmetik dünyası botox kremi adı altında değişik kremler üretmeye başladı ama hiç o kadar başarılı olmadı, sonuçta her fırsatta botoks yine aklandı, baş tacı edildi. Son sözler ise Madrid’de konuşuldu. Dr. Eczacıbaşı bu konudaki son yenilikler ve olabilecek alternatif tedavi şekillerini açıkladı. Bu konudaki bazı başlıklar…

Botoxun uzun süreli kullanımı ve tekrarlanmasının hiçbir yan etkisinin olmadığı ve 15 sene boyunca senede 3 kez düzenli uygulanma yapılan kişilerde hiçbir yan etki ve bağışıklık gelişme görülmediği tespit edildi.Uzun süreli kullanımın kesinlikle güvenli olduğu tartışıldı ve kabul görüldü.

* Tek yumurta ikizi olan en az 5 çift kız kardeş üzerinde yapılan 13 senelik çalışmanın sonucu ise senede 3 kez düzenli bir şekilde botox yaptıran kız kardeşlerde senede 2 kez ve daha düzensiz botoks yaptıran o bir kız kardeş grubuna nazaran kardeşlerin ciltleri ve görüntülerinin en az 10 yaş daha genç göründükleri ve yüzlerinde çok daha az sarkma görüldüğü açıklandı.

* Botoxun alın ve saçlı deri bölgesindeki aşırı terlemelerin tedavilerinde en az koltuk altı ve ellerdeki aşırı terleme tedavileri kadar başarılı sonuçlar sağlanacağı gözlemlendi.

* Özellikle kaş ve göz kapaklarında asimetrisi olan kişilerde doğru botoks uygulanması ile bu asimetrilerden büyük ölçüde kurtulabileceği görüldü.

* Göz şekli ve yapısı küçük olan özellikle Asya tipi çekik göz şekline sahip olan kişilerde botox uygulanması ile bir dereceye kadar gözleri büyütebileceği, tedaviden önce ve sonra resimlerinde bariz bir şekilde gözlemlendi ve sonuçlar son derece beğenildi.

* Burun her iki yan tarafındaki kasların aşırı çalışması sonucunda burun üstündeki dikey çizgilerin botoks uygulanması sonucunda geçebileceği, özellikle burun uç kısmı düşük olan ve burunla dudak arasındaki mesafenin çok uzun olmayan kişilerde buruna daha kalkık ve estetik bir görüntü sağlanabileceği tespit edildi.

* Gülmek sonucunda dış etleri çok fazla görünen ve bu görüntüden aşırı rahatsızlık duyan kişilerde botox uygulanması ile bu hoş olmayan görüntüden kurtulabilecekleri gözlemlendi.

* Dudak üstündeki yaşlılık ve sigara çizgilerinin botox uygulanması ile önemli derecede azalabileceği ve rahatlayabileceği,yanlış kişiler tarafından uygulanmalar ise bu bölgede yan etkileri yol açabileceği tartışıldı.

* Dudak alt bölümündeki kasların aşırı derecede faaliyetleri sonucunda dudak uçlarının aşağıya doğru sarkabileceği ve yüze daha yorgun ve yaşlı görüntü verebileceği botoks uygulaması ile bu sorunun önemli bir derecede azalabileceği ve yüze daha genç göstereceği açıklandı.

* Yaşın ilerlemesi ile birlikte özellikle çene bölgesinde kasların aşırı ve kontrolsüzce kasılması nedeni ile konuşurken bölgelerde çukurların oluşabileceği ve bu çukurların çene bölgesindeki botox uygulaması ile geçebileceği önce ve sonra resimleri ile gösterildi.

* Boyun bölgesindeki bant şeklindeki oluşumların botoks uygulanması ile rahatlatabileceği ve bu kaslar rahatlayıp gevşediğinden yüz bölgesindeki sarkmaların toparlandığı ve yüze lifting etkisi sağlanabileceği gözlemlenmiştir.

* Çene bölgesine seri şeklindeki bazı botoks uygulamaların sonucunda yüze hafif bir lifting ve toparlama etkisi sağlayabileceği gözlemlenmiş, yanlış uygulamalar ise yan etkiler verebileceği tartışıldı.

* Boyun bölgesindeki dairesel çizgilerin botox ile açılabileceği,yanlış uygulanmalar ise yutma zorluğu gibi sorunlara yol açabileceği konuşuldu.

* Yüzün bazı bölgelerinde botox ve dolgu maddesi birlikte kullanıldıklarında çok daha başarılı ve yüz güldürücü sonuçlar gözlemlendiği ve botoksun etki süresi da bu sayede uzadığı gözlemlenmiştir. Bu bölgeler arasında özellikle kaş arası ve dudak üstüdeki sigara çizgileri yer alıyor. Çok derin çizgilerde botoks uygulanması ile çizginin % 70 geçeceği ve geriye kalan çizgi dolgu maddesi ile doldurulduğunda botoxun etkisinin en az 8 aya kadar uzayabileceği tespit edilmiş.

* Botox’un özellikle migren, baş ağrısı, gözdeki şaşılık, göz çevresindeki tikler, asimetri, yüz felci, nörolojık hastalıklar, bazen meme kaldırma tedavisinde de bir o kadar popüler olduğu ve başarılı sonuçlar sağlanacağı gözlemlenmiş.

* Botoks ‘a özellikle Amerika’da kadınlarda olduğu kadar erkekler tarafından da çok büyük rağbet görüldüğü ve erkeklerde de çok başarılı sonuçlar sağlandığı gözlemlenmiştir. Piyasaya hiçbir botoks etkili kremin hiçbir zaman botoxa benzer bir etki sağlanmadığını ve ancak cildin en üst tabakasının yumuşatabileceği, hiçbir şekilde kırışıklıkları geçiremeyeceği tartışıldı ve onaylandı.

Dudak Estetiği

05 Şub 2009

Dudak Estetiği

Dudaklar, yüzün tam ortasında bulunması açısından çok dikkat çeken unsurlardır. Bu bakımdan yıllardan beri diri ve dolgun dudaklar güzelliğin, çekiciliğin ve gençliğin göstergesi olarak kabul edilmiştir. Özellikle yüz güzelliğinin önemli unsurlarındandır, dudakların güzel olması yüzün daha güzel ve çekici olmasını sağlar. Dudakların kalın ve dolgun olması gençliğin göstergesi iken, incelmiş ve kenarlarında kırışıklıklar olan dudaklar yaşlılığın ifadesi olmaktadır. Dudağın ince olması bazen genetik olarak ortaya çıkar, bazen de yaşlanma ile dokuların erimesine bağlı olarak oluşur. Dudak yaşlanması yüz yaşlanmasına paralel olarak ilerlemektedir. Alt dudak sarkması ileri derecede olursa, gülme ve konuşma anında alt dişler görünür hale gelebilir. Buna dental show adı verilir ve yaşlanmanın önemli kriterlerindendir. Genç yaşlarda ise gülme ve konuşma anında, üst dişler daha görünür haldedir.
Dudakların görünümünde çene yapısı, burun ve dişler önemli yer tutar. Dudakların yerleşimi dışında dudağın boyu, genişliği, alt ve üst dudak kalınlıkları, gülme durumunda dişlerin ne kadar görüldüğü de operasyon planı açısından önemlidir.Alt dudak, üst dudaktan daha dolgun olmalı, gülerken diş etleri görünmemelidir.
Dudaklar, burun ucundan çene ucuna çizilen  hayali çizginin gerisinde kalmalıdır. Bu hattın önünde yer alan abartılı dudaklar estetik bir görüntü vermeyecektir.
Dudak estetiği, dudakları genetik olarak ince olanlar, dudakları zamanla yaşlanmaya bağlı doku kaybı sonucu incelenler, dudakları normal görünümde olup da daha kalın ve dolgun dudaklarla daha genç, daha güzel ve daha çekici olmak isteyenlere uygulanmaktadır. Bunun dışında birde dudakta kanser ya da yaralanma sonucu doku kaybı olanlara uygulanan dudağın yeniden onarımı ile ilgili ameliyatlar vardır. Bu ameliyatlar estetik kaygı kadar fonksiyonel açıdan da önemlidir.

Dudak kalınlaştırma amacıyla yapılabilecek birçok girişim mevcuttur. Bu operasyonlar iki ana gruba ayrılabilir.

1 .Dolgu maddeleri kullanılarak dudağın kalınlaştırılması.
2. Dudak mukozasını ( kırmızı renkli kısım ) ilerletici ameliyatlar.
Dolgu maddesi olarak kişinin kendisinden alınan otojen dolgu maddeleri yada yabancı maddeler kullanılabilir.
Otogen maddelerden yağ greftleri, dermis greftleri ve fasya greftleri dudak kalınlaştırma amacıyla kullanılabilir. Yağ greftleri belli bir süre sonra belli oranda erimeye uğrayarak yaklaşık %30-40 oranında kalıcı olmaktadır. İstenilen dolgunluğu sağlayabilmek için 2-3 seans uygulanması gerekir. Dermis ve fasya greftleri daha az erime gösteren ve kalıcılığı daha uzun olan dokulardır. Ancak bu greftlerin alındığı bölgede bir miktar iz kalır, ya da eğer varsa daha öneki bir iz yerinden alınabilir. Yağ greftinde iz söz konusu değildir.

Dermis grefti; göbek altı bölgesindeki deriden yada varsa apandisit ameliyatı izi gibi bir yara skarından hazırlanabilir. Derinin üsteki hücre kısmı soyulur, alttaki kollajen ihtiva eden dermis tabakası eliptik bir şerit şeklinde hazırlanır. Bu dermis şeriti ağız içinde iki yandan yapılan küçük kesiler yoluyla hazırlanan dudak içindeki bir tünele yerleştirilerek dudak içindeki hacim artırılmış dolayısıyla dudak kalınlaştırılmış olur.

Fasya greftleri temporal yada şakak bölgesine saçlı deri içine yapılan 3-4cm lik bir kesi yoluyla temporal fasyanın alınması ve rulo haline getirilerek dudak içinde hazırlanan tünele yerleştirilmesi ameliyatdır. Bu ameliyatlar lokal anestezi altında kolaylıkla gerçekleştirilebilir. Dudak kan dolaşımı çok olan ve kolay şişen bir bölge olduğundan ameliyat sonrası ödem ve morluklar oldukça fazla olmakla birlikte bu şişlikler genellikle 7-10 günlük bir sürede kaybolmaktadır. Morluğun daha çabuk giderilmesini sağlayan kremler kullanılabilir ( Auriderm xo )
Dudak kalınlaştırmak için bazı yabancı maddelerde kullanılmaktadır. Bu işlem ameliyatsız bir yöntemdir. Bu amaçla kullnılan maddelerin en eskisi dudağa sıvı silikon enjeksiyonudur. Uygulanan hastalarda çeşitli komplikasyonlara neden olduğu için, artık Amerikan gıda ve ilaç kurumu FDA tarafından estetik dolgu maddesi olarak satılması ve direkt doku içine enjeksiyonu yasaklanmış ve kullanılmamaktadır

Dudak kalınlaştırmak amacıyla reaksiyon oluşturmayan dolgu maddeleri üretmek için son yıllarda büyük çabalar sarfedilmektedir. Hyaluronik asit (Restyelene, hylaform,vs…) vücut dokularındaki mevcut yapı taşlarındandır. Dudakları kalınlaştırmak amacıyla yaygın olarak kullanılmaktadır. Vücutta mevcut bir madde olduğundan hyaluronik enjeksiyonları istenmeyen bir reaksiyona neden olmaz. Ancak bu enjeksiyonun kalıcılığı ortalama 4-6 aydır ve tekrarlanması gerekmektedir. Buna rağmen ucuz ve kolay bir yöntem olması nedeniyle dolgunlaştırma amaçlı yapılan dudak estetiğinde yaygın olarak kullanılan bir yöntemdir. Kimyasal olarak elde edilmektedir ve alerji yapmaz, risksizdir. Bu maddeler derinin hemen içine enjekte edilir.

Daha uzun etkili dolgu maddelerinden biride kalsiyum hidroksiapetit adlı maddenin enjeksiyon formudur. 7 yıla kadar bir süre kalıcılığını devam ettirmekte ve ciddi bir reaksiyon oluşturmamaktadır. Kalsiyum hidroksiapetit ( Radiese ) vücut dokularıyla uyumlu ve yan etkileri olmayan bir maddedir. Kalıcılığının uzun olması, arzu edilen ölçüde dudak kalınlaşmasına olanak tanıması ve enjeksiyon şeklinde uygulanabilmesi en önemli avantajlarıdır.

Diğer katı formdaki dolgular; enjekte edilenler gibi enjektörle değil ufak bir ameliyatla yerleştirilen malzemelerdir. Alloderm insan derisinden elde edilir. Yerleştirildikten 1 yıl sonra eriyerek kaybolur. Gortex denilen malzeme ise kalıcıdır. Dudak kenarlarından yapılan küçük kesilerden dudak içine yerleştirilir. Konulduğu şekilde kalır ve şeklini muhafaza eder. Fakat zamanla dudağı delerek dışarı çıkabilmesi en önemli dezavantajıdır.

Dudak kalınlaştırmak için uygulanan diğer cerrahi yöntem grubu ise dudak mukozasını ( kırmızı renkte olan bölüm ) ilerleterek dudakta kalınlaşma sağlayan ameliyatlardır. En iyi ve kalıcı sonuçlar elde edilir. İyileşme 2-5 günde tamamlanır. Lokal anestezi altında yapılan basit ameliyatlardır. Kişideki probleme göre uygulanacak cerrrahi teknik değişiklik gösterir. Özellikle daha ileri yaşta ve üst dudağı uzun, kenarlarında kırışıklıkları olan kişilerde dudak mukozası üzerindeki deriden 2-3mm eninde bir deri şeridi çıkartılıp ( martı kanadı şeklinde ), dudak mukozası yukarıya doğru ilerletilir. Bu yöntem çok iyi sonuç verir ancak hasta seçimini iyi yapmak gerekmektedir.

Diğer bir cerrahi yöntem ise; burun altı dudak kaldırma ameliyatıdır. Burnun hemen alt kenarından kıvrımlara uygun olarak boğa boynuzu şeklinde kesilerek bir miktar deri çıkarılır ve deri yeniden dikilerek dudak yukarı doğru asılmış olur. Burun altında ince bir kesi izi kalır. Genellikle üst dudak derisi geniş olan hastalarda, mesafeyi kısaltmak için yapılmaktadır. Böylece üst dişlerin görünmesi sağlanmış olur.

Daha çok yarık dudak gibi doğumsal şekil bozukluklarında, dudak ameliyatlarından sonra oluşan deformasyonların düzeltilmesinde kullanılan bir yöntem ise V-Y tekniğidir; Üst ve alt dudaklara ağız içinden V şeklinde kesiler yapılarak sonrada Y şeklinde dikilerek dudaklar dolgunlaştırılır. Sonuç kalıcıdır.

Son dönemlerde askı ile uygulanan estetik müdahalelerin artması ile popülarize olmuş diğer bir teknik de dudak asma işlemidir. Burun içinden yapılan küçük bir kesiden geçirilen dikişler dudaktan da geçirildikten sonra bağlanır ve dudak yukarı doğru kaldırılır. Görünen bir iz kalmaz. Oldukça etkili bir yöntemdir.

Dudak estetiği her zaman dudağı kalınlaştırmak için yapılmamaktadır. Bazen aşırı kalın olan dudakların küçültülmesi amacıyla da dudak inceltme ameliyatı yapılabilir. Kalın olan dudağın mukozasından ( kırmızı renkli kısım ) elips şeklindeki bir parça altındaki yağ dokularıyla birlikte çıkartılır ve uygun bir teknikle dikilir. Bu işlem lokal anestezi ile yapılır. Oluşan şişlik ve morluklar birkaç gün içinde kaybolur. Mukozada yapılan dikişlerin izleri görünür olmadığından ameliyat sonrası herhangi bir iz problemi oluşmamaktadır.

Dudak Estetiği Öncesi

  • Sigara, yara iyileşmesini olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle ameliyattan 1 hafta önce kullanmaya ara vermeniz faydalı olacaktır.
  • Aylık periyodunuz ( adet dönemi ) sırasında kanama eğilimi fazla olabilir, bu nedenle zorunluluk olmamakla beraber ameliyatınızın ertelenmesi gerekebilir. Bu durumu doktorunuza bildiriniz
  • Kanamaya eğilimi arttırdığı için aspirin, bitkisel ilaçlar ve vitamin tabletlerinin kullanımı ameliyat tarihinden 10 gün önce kesilmelidir.
  • Üst solumun yolu enfeksiyonu geçiriyor iseniz doktorunuza bildiriniz, ameliyatınızın ertelenmesi gerekebilir.
  • Müdahaleniz genellikle lokal anestezi ile yapılmaktadır
  • Dudak estetiği ameliyatından önce doktorunuzla beraber istekleriniz ve yapılabileceklerve kalıcılığı ile ilgili uzun uzun konuşunuz.

Dudak Estetiği Sonrası

  • Enfeksiyon gelişmemesi için antibiyotik, ağrı duymamanız için ağrı kesici ilaç ameliyattan hemen sonra başlanacaktır.
  • Ameliyat bittikten sonra aynı gün evinize gidebilirsiniz
  • Ameliyattan sonraki 1 hafta boyunca sigara içmeyiniz.
  • Ameliyattan sonraki 10 gün boyunca kanamaya eğilimi arttırdığı için aspirin ve benzeri ilaçlar, bitkisel ve vitamin tabletleri almayınız
  • Dolgu yöntemi ile dudak estetiği yöntemi uygulanmış ise ilk 48 saat şişlik ve morlukların daha az oluşması amacıyla dudaklar üzerine doktorunuzun tarif ettiği şekilde buz uygulamanız faydalı olacaktır.
  • Cerrahi yöntemlerden biriyle dudak estetiği olduysanız 2-3 günde bir pansuman amaçlı kontrola gelmeniz gerekebilir.

Burun Estetiği

05 Şub 2009

Burun Estetiği

Burun estetiği ( Rinoplasti ) ameliyatı;  burunun fonksiyonlarını bozmadan veya bozuk olan fonksiyonlarını düzelterek, yeniden şekillendirilmesi ameliyatıdır. Burun estetiği yaparken dikkat edilmesi gereken noktalar ; burunun kemik, kıkırdak ve deri yapısının özellikleri, yüz ile burun arasındaki yatay ve dikey düzlemde olması gereken oranlar, burunun dudak ve alın ile yaptığı açılar, burun ucunun yüksekliği ve burun ucunun çene ucuna göre pozisyonu gibi parametrelerdir.

Burun estetiği ( Rinoplasti )  ameliyatında burunun şekli düzeltildiği gibi; iç yapısında olabilecek kıkırdak ve kemik eğrilikleri ( deviasyon ), ya da halk arasında burun eti olarak  bilinen konka hipertrofisine bağlı nefes alma problemleri de çözülebilmektedir. Bu nedenle eğer gerekiyorsa her iki ameliyat aynı seansta yapılmalıdır. Ancak dikkat edilmesi gereken bir husus da nefes alma problemi olan her hastanın estetik burun ameliyatına ihtiyacı olmadığıdır ve yanlış  yönlendirilerek  boş yere rinoplasti olmamalıdırlar.

Burun estetiği ( Rinoplasti ); estetik plastik cerrahinin en özellikli ameliyatıdır. Çünkü burun yüzün tam ortasında bulunan ve nefes alma fonksiyonu yapan bir organdır. Bu nedenle burun estetiğinde elde edilecek sonuç, diğer estetik cerrahi ameliyatlarından farklı olarak, cerrahın bilgi, beceri ve tecrübesiyle daha fazla ilgilidir.

Burun estetiği ( Rinoplasti ) ameliyatı her zaman kemik ve kıkırdak yapıların çıkartılarak burun boyutlarının küçültülmesi demek değildir. Ameliyat sırasında burun küçültülebileceği gibi, bazen de kıkırdak veya kemik ilaveleri ile burunu büyütmek ya da uzatmak gerekebilir. Yapılması gereken  işlemler, ameliyattan önce hastayı ayrıntılı bir şekilde muayene ederek belirlenmeli ve hastaya açıklanmalıdır. Bana göre en güzel sonuç; hastanın yüzünün diğer bölümleri ile orantılı, asimetri olmayan ve başkaları tarafından estetik olduğu anlaşılmayan, doğal görünümlü burunlardır

Estetik burun ameliyatı ( Rinoplasti ) burun gelişimi tamamlandıktan sonra yapılabilir. Bu sınır genellikle her iki cins için de 17-18 yaşlarıdır. Ameliyat genel anestezi ya da lokal anestezi ile yapılabilmekle beraber, hem cerrahın hem de hastanın konforunun en üst düzeyde sağlanması açısından, kliniğimizde genel anestezi ile yapılmaktadır.

Estetik burun ameliyatı ( Rinoplasti ) Açık ve kapalı olmak üzere temelde iki farklı teknik ile yapılmaktadır. Kapalı teknikte kesiler burun içinden yapılır, açık teknikte ise burun içinden yapılan kesilere ek olarak burunun kolumellasında (orta desteğinin dıştan görünen bölümü) yaklaşık 2 milimetre uzunluğunda çok küçük bir kesi yapılmaktadır. Eğer burun kanatlarının daraltılması gerekiyor ise; burun kanatlarının tabanındaki kıvrımda kalacak şekilde yaklaşık 5-6 milimetrelik ek kesiler de yapılabilir. Ameliyat ortalama olarak 2 saat kadar sürecektir. Estetik burun ameliyatından sonra hastalar genellikle ağrı duymadıklarını ifade etmektedirler.

Değişik bilimsel istatistiklere göre, estetik burun ameliyatları sonrasında burunun genel şekli iyi olsa da, yaklaşık    %10-20 oranında ufak tefek istenmeyen şekil bozuklukları ile karşılaşılabilir. Böyle bir durum söz konusu olduğunda doktorunuzla ilişkinizi kesmeyiniz, tavsiyelerine uyunuz. Çünkü ameliyat sırasında burnunuzun içinde ne yapıldığını en iyi, sizi ameliyat eden doktor bilebilir. Bu şekildeki küçük şekil bozukluklarının büyük çoğunluğu size fazla sıkıntı yaratmadan küçük bir müdahale ile düzeltilebilmektedir. Ancak bu revizyon müdahalesinin yapılabilmesi için en az 6 ay beklemek en doğru hareket olacaktır.

Estetik burun ameliyatının ( Rinoplasti ) öncesi:

  • Sigara, genel anestezi konforunu ve yara iyileşmesini olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle ameliyattan 1 hafta önce kullanmaya ara vermeniz faydalı olacaktır.
  • Bayanların aylık periyotları ( adet dönemi ) sırasında kanama eğilimi fazla olabilir, bu nedenle zorunluluk olmamakla beraber ameliyatınızın ertelenmesi gerekebilir. Bu durumu doktorunuza bildiriniz
  • Kanamaya eğilimi arttırdığı için aspirin, bitkisel ilaçlar ve vitamin tabletlerinin kullanımı ameliyat tarihinden 10 gün önce kesilmelidir.
  • Üst solumun yolu enfeksiyonu geçiriyor iseniz doktorunuza bildiriniz, ameliyatınızın ertelenmesi gerekebilir.
  • Doktorunuz tarafından istenen kan ve idrar tahlillerini ameliyat sabahı yanınızda getirmeyi unutmayınız. Anestezi hekimi tarafından yapılacak muayenede bu sonuçlar gerekli olacaktır.
  • Ameliyattan 6 saat öncesinden itibaren yeme ve içmeyi kesiniz.
  • Ameliyattan önce enfeksiyon riskine karşı tedbir amaçlı antibiyotik enjeksiyonu yapılacaktır

Estetik burun ameliyatının ( Rinoplasti ) sonrası:

  • Enfeksiyon gelişmemesi için antibiyotik, ağrı duymamanız için ağrı kesici ilaç ameliyattan hemen sonra başlanacaktır.
  • Ameliyattan 6 saat sonra bulantınız yoksa sıvı gıdalar almanıza izin verilecektir. İlk bir-kaç gün sulu gıdalarla beslenmeniz burun şeklinizin zarar görmemesi açısından önemlidir.
  • Ameliyatınızı sabah olduysanız akşam eve gidebilirsiniz, öğleden sonra ameliyat olduysanız 1 gece hastanede kalmanız gerekebilir
  • Ameliyat sırasında yutulan kana bağlı olarak bulantı-kusma veya 1 gün sonra siyah renkli ishal olabilir, korkmayınız.
  • Ameliyat sırasında buruna verilen yeni şekli korumak için burun içine tampon, burun sırtına da alçı yerleştirilecektir. Tampona bağlı olarak 2 gün burnunuzdan hiç nefes alamayacaksınız.
  • Ameliyattan sonraki 1 hafta boyunca sigara içmeyiniz.
  • Ameliyattan sonraki 10 gün boyunca kanamaya eğilimi arttırdığı için aspirin ve benzeri ilaçlar, bitkisel ve vitamin tabletleri almayınız
  • Her iki burun deliğinde bulunan tamponlar  duruma göre 2 veya 3. günlerde alınacaktır. Tamponlar alındıktan sonra yavaş yavaş nefes almaya başlayacaksınız. Fakat burun içindeki şişlik ve kabuklanmalara bağlı olarak, burundan nefes almanız bir süre daha rahat olamayabilir, endişelenmeyiniz.
  • Tamponlar alındıktan sonraki dönemde daha rahat nefes almanızı sağlamak için bir hafta süreyle burun spreyi veya burun damlası kullanmanız önerilecektir.
  • Tamponlar alınırken, sanılanın aksine hastalar herhangi bir ağrı ve sıkıntı-zorlanma hissi duymamaktadır, endişelenmeyiniz.
  • Burun sırtına yerleştirilen alçı genellikle ameliyattan sonraki 7. günde alınacaktır. Alçı alındıktan sonra burun şeklini bir süre daha korumaya yönelik flaster ateli ile burun tekrar kapatılacaktır. Bu atel burun üzerinde 5 gün kadar kalacaktır.
  • Bazen burun ödeminin ( şişlik ) erken çözüldüğü durumlarda, alçıda bir gevşeme olabilir, bu durumda 3. veya 5. gün burun alçısı değiştirilmelidir.
  • Ameliyat sonrası erken dönemde ve ilk 2-3 gün ani hareketlerden kaçınınız, başınız dönebilir, tansiyonunuz düşebilir.
  • Ameliyatta yapılacak işleme göre genellikle alt göz kapaklarınızda, bazen de hem alt hem üst göz kapaklarınızda şişme, morarma meydana gelecektir, morluklar 5-10 gün içinde önce solup sararacak, daha sonra da kaybolacaktır.
  • Morluk ve sararmaların olduğu dönemde yüzünüzü güneşten koruyunuz, aksi takdirde kalıcı renk değişiklikleri meydana gelebilir.
  • Burundaki şişlikler daha çok burun kökünde ve burun ucunda olacak ve zaman içinde kendiliğinden, dereceli olarak azalarak kaybolacaktır. Tamamen geçmesi 4-6 ayı bulabilir.
  • Ameliyat sonrası erken dönemde başınızı kalp seviyesinden yukarda tutarak (Örneğin başınızın altına 2-3 yastık koyarak) yatmak bu şişlikler ve morlukların daha az oluşmasını ve daha çabuk kaybolmasını sağlayabilir.
  • Ameliyattan 2 hafta sonra burun üzerine doktorunuzun tarif ettiği gibi masaj yapmanız gerekmektedir. Masaj burun derisinin altta yeniden oluşturulan kıkırdak ve kemik çatıya yapışmaması ve şişliklerin daha çabuk kaybolmasına yardımcı olması açısından önemlidir, ihmal etmeyiniz.
  • Ameliyattan sonraki ilk 48 saat içinde göz çevresine ve yüzünüze aralıklarla buz uygulanması şişlik ve morluk şikayetlerinin daha az olmasına yardımcı olacaktır.
  • Yeni oluşturulan burnunuzun şeklinin bozulmaması için en az 2 ay güneş gözlüğü ve numaralı gözlük kullanmayınız, bu sürenin ideali 5-6 aydır. Gözü bozuk olanlar bu süre içinde kontak lens kullanabilir.
  • Unutulmaması gereken çok önemli nokta; ameliyat edilen bir burun son şeklini yaklaşık 5-6 ayda alır. Bu dönemde olabilecek ufak tefek problemlerde sabırlı olmanız ve doktorunuzun tavsiyelerine uymanız istenilen sonucun elde edilmesin açısından önemlidir.

Kaş Kaldırma (Kaş Estetiği)

05 Şub 2009

Kaş Kaldırma (Kaş Estetiği)

Kaşlar insan yüzündeki çok önemli yapılardır. Bakışlarımızı, mimiklerimizi dolayısı ile yüzümüzün ifadesini doğrudan etkiler ve yönlendirirler. Farklı kaş şekilleri yüze sinirli, yorgun, mutlu, üzgün, şaşkın ifadeler kazandırabilir. Sarkmış kaşlar bir miktar göz kapağı düşüklüğüne de yol açarak yüzümüze olduğundan daha yaşlı görünüm kazandırabilir.
İdeal kaş şekli nasıl olur diye sorulduğunda, yüz estetiği ile ilgili klasik kitaplarda yapılan tariflere göre, iç taraftaki sınırı burun kanadının kenarından yukarı çizilen çizgide biten, dış sınırı burun kanadının kenarı ve gözün dış köşesinden geçen çizgide biten, en yüksek noktası da göz bebeği ile gözün dış köşesi arasında bir yerde olan kaş ideal bir kaştır yani ortası kalkık hilal gibi kaşlar. Ancak bu bence herkes için ideal bir tarif olamaz, çünkü güzelliğin bir standardı yoktur. Kimi yüzde kaş ne kadar kalkık ise o kadar güzel dururken kimisinde yanlara doğru hafifçe yükselerek düz uzanan kaşlar, bazen de yanlardan aşırı alınıp sadece 2/3 iç kısımda kalmış kaşlar güzeldir. Kaşı kaldırmak ve arzu edilen şekle sokmak için uygulanan teknikler; kaş almak, kalıcı makyaj veya dövme, botox uygulaması, askı ile kaş kaldırma, ve ameliyat ile kaş kaldırma gibi yöntemlerdir.

1. Kaş almak ve kalıcı makyaj:

Kaşları alarak bir seviyeye kadar kaldırıp şekil verebilirsiniz, veya kalıcı makyaj ile şekillendirebilir, kaşı kaldırabilirsiniz. Ancak kalıcı makyaj ömür boyu değiştirilemeyecek bir yöntem olduğundan, karar vermeden önce iyi düşünmek gerekir. Çünkü kalıcı makyaj diğer dövmelere göre daha zor silinmektedir.

2. Botox

Doğru uygulandığı takdirde kaşların dış kısımlarını havaya kaldırarak istenilen sonucu ortaya çıkabilir. Botox yüzdeki mimik kaslarını geçici olarak fonksiyon dışı bırakan bir maddedir. Bu nedenle kırışık tedavisinde de kullanılır. Uygulaması basittir. Enjeksiyon yapılacak bölgeye ağrıyı azaltması için bir süre buz uygulandıktan sonra ağrısız bir şekilde uygulanır. Etkisini 3-4. günlerde göstermeye başlar 7-10. günlerde etki belirginleşir, bazen 10. günde rötuş amaçlı bir enjeksiyon daha gerekebilir. Etkisi geçicidir. 5-6 ayda bir tekrar edilmesi gerekir. Uygulamadan sonra yüzünüzde nokta tarzında morarma ve şişlik olabilir, bunlar kısa sürede geçer. Uygulamadan hemen sonra buz uygulaması şişlik ve morluk oluşmasını önler. Botox uygulamasından hemen sonra işinize ve günlük yaşamınıza dönebilirsiniz.

3. Askı ile kaş kaldırmak

Çok basit ve çabuk uygulanabilen bir yöntemdir. Lokal anestezi ile yapılabilir. Saç içinden ve kaş üzerinden yapılan 2-3 mm lik kesilerden, iğneler yardımı ile erimeyen ipler geçilerek, kaşlar mümkün olduğu kadar kaldırılır. Etkisi 8 ay ile 1 yıl arasında devam etmektedir. Aynı gün işinize dönebilirsiniz. Son dönemlerde askı yapmak için özel ipler üretilmiştir. Bu iki yönlü germe yapabilen iplerle hem daha etkili, hemde daha uzun süreli ( yaklaşık 2 yıl ) kaş kaldırmak mümkün.

4. Ameliyatla kaş asmak

Genellikle genç ve orta yaş grubundaki hastalarda, kaşlarda herhangi bir sarkma olmadan sadece kaşların kenarının kalkması isteniyorsa tek başına uygulanan bir yöntemdir. Daha ileri yaş grubunda ise yüz germe ameliyatları ve göz kapağı estetiği ile kombine edilebilir. Ameliyat ile kaş germek kalıcı sonuçlar ortaya koyan bir yöntemdir. Ancak zaman içinde alında sarkma meydana geleceğinden kaşlarda da bir miktar düşme olacaktır.
Tek başına kaş kaldırma ameliyatı lokal anestezi ile de yapılabilir. Değişik yöntemler vardır. Klasik yöntemlerden biri kaşların hemen üst sınırından kaş şekline uygun yapılan kesilerle gerektiği kadar derinin çıkarılması ve üstte kalan derinin kaş sınırına yeniden dikilmesidir. İleri yaşlarda tercih edilebilecek, lokal anestezi ile yapılabilen çabuk ve basit bir yöntemdir.
Diğer bir yöntemde şakak bölgesinde, saçlı deri içinden yapılan birkaç cm.lik kesi ile girilip, kaşa kadar olan deri bölgesinin alttaki dokulardan serbestleştirildikten sonra fazla deri atılarak tekrar dikilmektedir. Bu yöntemde iz saçlı deri içine gizlenmektedir.
Son yıllarda en popüler olan teknik, alın germe ile beraber veya sadece kaş kaldırmak için yapılabilen endoskopik alın germe ve kaş kaldırma yöntemidir. Endoskop adı verilen video kameraya bağlı ince uzun bir tüp kullanılır. Endoskop kafa derisine açılan 3-5 küçük kesinin içine yerleştirilir. Böylece cerrah endoskop sayesinde alnın içini görerek çalışabilir. Diğer deliklerden cerrahi aletleri sokarak ameliyatı gerçekleştirir. Endoskop tekniği, kesilerin çok küçük boyutta olmasını sağlar. Alında kırışıklıklara neden olan fazlalıklar ve kaslar kameradan ekranda görülerek düzeltilir. Kaşlara asma iplikleri yerleştirilir. Klasik yönteme göre saç içi kesilerinin çok küçük, ameliyat süresi daha kısa, iyiyleşme ve normal hayata dönme süresi çok kısadır.

Kaş Kaldırma Ameliyatı Öncesi

  • Üst solumun yolu enfeksiyonu geçiriyor iseniz doktorunuza bildiriniz, ameliyatınızın ertelenmesi gerekebilir.
  • Müdahaleniz genellikle lokal anestezi ile yapılmaktadır. Fakat alın ve yüz germe ile kombine edilecekse genel anestezi ile yapılır. Sigara, yara iyileşmesini olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle ameliyattan 1 hafta önce kullanmaya ara vermeniz faydalı olacaktır.
  • Aylık periyodunuz ( adet dönemi ) sırasında kanama eğilimi fazla olabilir, bu nedenle zorunluluk olmamakla beraber ameliyatınızın ertelenmesi gerekebilir. Bu durumu doktorunuza bildiriniz
  • Kanamaya eğilimi arttırdığı için aspirin, bitkisel ilaçlar ve vitamin tabletlerinin kullanımı ameliyat tarihinden 10 gün önce kesilmelidir.
  • Genel anestezi seçilecek ise müdahaleden önce 6 saat aç kalmanız gerekmektedir.
    Kaş kaldırma ameliyatından önce doktorunuzla beraber istekleriniz, yapılabilecekler ve kalıcılığı ile ilgili uzun uzun konuşunuz.
  • Fotoğrafınız çekilerek gerekli planlama ve çizimler yapılacaktır.

Kaş Kaldırma Ameliyatı Sonrası

  • Enfeksiyon gelişmemesi için antibiyotik, ağrı duymamanız için ağrı kesici ilaç ameliyattan hemen sonra başlanacaktır.
  • Ameliyat bittikten sonra sadece kaş kaldırma yapıldıysa aynı gün evinize gidebilirsiniz
  • Ameliyattan sonraki 1 hafta boyunca sigara içmeyiniz.
  • Ameliyattan sonraki 10 gün boyunca kanamaya eğilimi arttırdığı için aspirin ve benzeri ilaçlar, bitkisel ve vitamin tabletleri almayınız
  • Evde 1 – 2 gün dinlenmeniz yeterli olacaktır. Bu dönemde başınız kalp seviyesinden yüksekte yatınız ve aralıklarla kaş ve alın üzerine buz uygulayınız.
  • İşe dönüş genellikle 2 – 3 gün sonra olabilir
  • Az miktarda şişme ve morluk olabilir, bu durumda daha çabuk geçmesi için doktorunuz bazı kremler ( auriderm-xo ) önerebilir
  • Hafif egzersizlere 1 hafta içinde, ağır spora ise 2-3 haftada başlayabilirsiniz.
  • Birkaç gün hafif ağrınız olabilir, fakat ağızdan ağrı kesici tedavi ile iyi tolere edilir.

Selülit nedir?

04 Şub 2009

Selülit nedir?

Selülit bir hastalık değildir. Selülit derinin altındaki yağ hücrelerinin arasında ödemle birlikte sıkışmış bir dolaşım bozukluğudur. Görüntü ile ilgili bir sorundur. Selülitin ilerlemesi bazı kılcal damarların gözükmesine o bölgede şişmelere neden olabilir ama selüliti hastalık olarak tanımlamak tıbbi anlamda doğru değildir. Selülit genelde estetik sorun olarak görülmektedir.

Aşırı kilolardan estetik ameliyat yaptırarak kurtulabilir miyim?

04 Şub 2009

Aşırı kilolardan estetik ameliyat yaptırarak kurtulabilir miyim?

Günümüzde beslenme anlayışının hazır gıda ve yüksek kalori içerikli gıdalara kayması ve fiziksel aktivitenin azalmasından dolayı gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde obezite yani şişmanlık insan sağlığını ciddi anlamda tehdit eder duruma gelmiştir. kliniğimde gördüğüm ve internet aracılığı ile bana ulaşan bir çok hastada aşırı kilo probleminin estetik ameliyatla önlenmesine yönelik çok sayıda bildirim alıyorum. Öncelikle bazı konuların netleştirilmesinde fayda olduğunu düşünüyorum.

Estetik ameliyatlar; liposuction, karın germe ve diğer vücut kontür düzeltme yöntemleri kilo vermeyi sağlayan işlemler değildir. Bu ameliyatlarının başarısını hastaların ameliyat öncesi ve sonrası kilo değişikliği ile ölçmüyoruz. Sonuçlar hastaların bedenlerindeki şekil değişikliği, varolan deformasyonun ortadan kaldırılması, daha iyi estetik ve fonksiyonel görünümün kazanılması ile değerlendirilir. Kilo vermeye yönelik cerrahi uygulamalar “Bariyatrik cerrahi” ismiyle anılır. Çoğunluğu mide barsak sistemi üzerinde yapılan değişikliklerdir. Gastrik by-pass, mide hacmini daraltıcı kelepçe gibi işlemler bu konu başlığı altında bulunur. Uygulamaları bu konu üzerinde uzmanlaşmış genel cerrahlar yapar. Mideye balon yerleştirme işlemi de endoskopik yolla gastroenteroloji uzmanları tarafından yapılır.

Bariyatrik cerahi konusunda dikkat çekmek istediğim nokta, bu işlemlerin ciddi riskleri olduğu ve morbid obez olarak adlandırılan aşırı kiloların hasta sağlığını ciddi anlamda etkilediği popülasyona uygulandığıdır. Sadece hastanın isteği üzerine değil endokrinolog, Kardiyolog ve beslenme uzmanları tarafından hastanın iyiliğine olacağına karar verildiği zaman uygulanabilmesidir. Diyetle ve egzersizle verilebilecek kadar kilo fazlalığı için bu yöntemleri uygulatma sonunda geri dönüşü olmayan sağlık problemlerine neden olabilir.

Ben kişisel olarak vücut kitle endeksleri 30’un üstünde olan hastalara karın germe ve liposuction ameliyatını önermiyorum. Cünkü bu hastalarda yapılan estetik müdahaleler sonrası hem komplikasyon riski artmakta hem de bunca sıkıntı sonrası elde edilen sonuçlar ne hastayı ne de cerrahını tatmin etmektedir.

Yine toplumumuzda yanlış değerlendirilen bir noktaya dikkat çekmek istiyorum. Biz plastik cerrahlar bazen hastalarımızın sarfettiği ” son zamanlarda kilo alıyorum bu yüzden liposuction yaptırmak istiyorum” gibi cümlelerle karşı karşıya kalıyoruz. Bu hastalara liposuction yapmak yine tıbbi bir hata olarak kabul edilir. Çünkü beslenme alışkanlıklarını düzeltmeyen kişiler ameliyat sonrası 6 ay – 1 yıl gibi kısa bir süre sonra yeniden aynı görüntüyle karşımıza çıkmaktadırlar. Önerimiz kontur düzeltme işlemlerinden sonra hastaların kilolarına dikkat etmeleri, kendi başlarına yeterli kontrolü sağlayamıyorlarsa diyetisyen takibine girmeleri şeklindedir.